Teknik resim nedir? Tarihsel gelişimi ve önemi nedir

 Resim sanatı ve tekniklerinin gelişimi, insanlık tarihi kadar eskidir. Mağaralardaki yaşamdan günümüze kadar uzanarak devamlılığını sürdürmüştür.
İnsanlar her dönemde farklı resim teknikleri ile kendilerini ifade etmeye çalışmışlardır. Çizilen resimler, kişinin zevk ve düşüncesini ifade ediyorsa sanat resmi olarak tanımlanır. Resimler, önceden belirlenen kurallar ve metotlar ile çizilmişse bu aşamada daha endüstriyel bir resim türü ortaya çıkar.
Teknik Resmin Tanımı
Teknik resim; bir şeyin nasıl üretileceğini, çalıştığını, görüneceğini, kullanılacağını, montajlanacağını vb. teknik bir işlemi anlatmak üzere yapılan çizimlerdir. Belirli standart ve kurallara göre yapılmasından dolayı, teknik elemanlar arasındaki iletişimi en kolay ve en doğru şekilde sağlar.
Teknik resim; mimarlık terimi olarak kullanıldığında yapının ya da yapının herhangi bir bölümünün nasıl yapılacağını, mühendislik terimi olarak kullanıldığında herhangi bir sistem parçasının nasıl montajlanacağını ya da üretileceğini, iç mimarlık terimi olarak kullanıldığında da mekanların veya mobilya donatılarının imalat ya da inşasının nasıl yapılacağını belirtir
Teknik resim; temelde doğrular ve eğrilerin çeşitli şekillerde bir araya gelmesi ve açıklayıcı (ölçü, yazı vb.) öğelerden oluşan, yapılması istenen konstrüksiyon ve tasarımın kâğıt üzerinde tanımlanması sanatıdır.
Teknik resim, günümüzün vazgeçilmez bir anlaşma aracı olarak modern çizim araç ve gereçlerine uyum sağlayacak değişiklikleri de kapsayacak şekilde tarihi gelişimindeki yerini almıştır.TEKNİK RESİM TANIMI GÖRSEL 3.png

Teknik Resmin Tarihsel Gelişimi ve Önemi

18. yüzyıl sonlarında Fransız matematikçisi Gaspart Monge (1746-1818), 1795 yılında yayınladığı geometri kitabında, bir cismi birbirine dik düzlemler arasında düşünerek üç boyutunun bu düzlemler üzerinde iz düşümünün görülmesini sağlamıştır. Böylece bugün kullandığımız kuram ve metotlarının temeli atılmıştır.

19. yüzyıl sonrasında  ülkelerin çok hızlı sanayileşmesi sonucu, teknik resme önem verilmiştir.

Teknik resim; konusunda uzman kişilere yapacakları işlemleri eksiksiz olarak gösteren, ölçekli plan, kesit, görünüş, perspektifler içeren çizim ve anlatım yöntemlerinin bütününü kapsayan disiplinler arası mesleki bir iletişim dilidir. Bu anlamda teknik resmin önemi, uluslararası bir dil olmasıdır.

Teknik resim, tasarımdan üretime, pazarlamadan kullanımına kadar bir ürünün başından geçen her aşamada ilgili kişilere yol gösterir.

Teknik resim; ürünün malzemesini, nasıl imal edileceğini, boyutlarını, toleranslarını, yüzey kalitesini, sertlik değerlerini, ısıl işlemini vb. tüm imalat yöntemlerini, daha sonrasında ürünün montajını, taşınmasını ve hatta kullanımını belirli kurallar ve standartlar çerçevesinde anlatır.

Teknik resmi çizebilmek ve okuyabilmek için; yazı, çizgi, geometri, kroki, görünüş, iz düşüm, ölçülendirme, ölçek, yüzey durumları, toleranslar vb. konularda bilgi ve beceri sahibi olmak gerekir.

Teknik resim kurallarına uygun olarak çizilen resimler, dünyanın çeşitli ülkelerinde aynı standarttadır. Dolayısıyla bütün mühendisler, teknik resim kurallarını iyi bilmelidirler.

Yüzüklerin Efendisi karakterleri kimlerdir?

 


J.R.R. Tolkien'in Yüzüklerin Efendisi serisindeki karakterler, Orta Dünya'nın zengin ve ayrıntılı dünyasını yaratmada önemli bir rol oynar. Bu karakterler, iyilik ve kötülük arasındaki mücadeleyi temsil eder ve okuyucuları Orta Dünya'nın maceralarına ve tehlikelerine çeker.

Ana karakterler

  • Frodo Baggins: Hobbit, Yüzüklerin Efendisi'nin kahramanıdır. Sauron'un Tek Yüzüğü'nü yok etme görevini üstlenir.
  • Samwise Gamgee: Frodo'nun sadık arkadaşı ve yardımcısıdır. Frodo'yu Yol'da her zaman destekler.
  • Gandalf: Gri Gandalf olarak da bilinen, Ak Elfler'den bir Maiar'dır. Yüzüklerin Efendisi'nde önemli bir rehber ve danışman rolü oynar.
  • Aragorn: Gondor'un tahtına hak sahibi olan dürüst ve cesur bir insan prensiydir. Yüzüklerin Efendisi'nde Frodo'ya yardım etmek için Orta Dünya'yı dolaşır.
  • Arwen Undómiel: Lothlórien Kraliçesi Galadriel'in kızı ve Aragorn'un sevgilisi.

Diğer önemli karakterler

  • Legolas: Elf okçusu ve Aragorn'un arkadaşı.
  • Gimli: Cüce savaşçı ve Legolas'ın arkadaşı.
  • Sauron: Tek Yüzüğü yaratmış ve Orta Dünya'yı fethetmeye çalışan karanlık bir güçtür.
  • Saruman: Ak Elfler'den bir Maiar'dır, ancak Sauron'un hizmetine girmiştir.
  • Gollum: Bir zamanlar Smeagol olarak bilinen, Tek Yüzüğü bulan ve ona bağımlı hale gelen hobbittir.

Yüzüklerin Efendisi'nin karakterleri, iyilik ve kötülük arasındaki mücadeleyi temsil eder. Frodo ve arkadaşları, Sauron'un Tek Yüzüğü'nü yok etmek için Orta Dünya'yı dolaşırlar. Bu yolculuk, onlara cesaret, arkadaşlık ve fedakarlığın önemini öğretir

Troid nedir? Troid hastalıkları nelerdir?

Tiroid, boynun ön kısmında bulunan, kelebek şeklinde bir bezdir. Tiroid hormonları, vücudun birçok işlevi için gerekli olan önemli hormonlardır. Bunlar arasında metabolizma, büyüme ve gelişme, kalp atış hızı, vücut ısısı ve ruh hali bulunur.

Tiroid hastalığı, tiroid bezinin normal çalışmasını etkileyen bir durumdur. Tiroid hastalığı iki ana kategoriye ayrılır:

Tiroid hastalığı, dünya çapında yaygın bir hastalıktır. Her yüz kişiden yaklaşık 1'inde tiroid hastalığı vardır.

Tiroid hastalığı, çeşitli nedenlerle olabilir. En yaygın nedenler şunlardır:

  • Otoimmün hastalıklar: Otoimmün hastalıklar, vücudun kendi hücrelerine saldırdığı hastalıklardır. Tiroidit, tiroid bezini etkileyen bir otoimmün hastalıktır. Graves hastalığı, hipertiroidiye neden olan bir otoimmün hastalıktır. Hashimoto tiroiditi, hipotiroidiye neden olan bir otoimmün hastalıktır.
  • İltihaplanma: Tiroid bezinin iltihaplanması, tiroid hormonu üretimini azaltabilir.
  • Nodüller: Tiroid bezinde nodüller, tiroid hormonu üretimini etkileyebilir.
  • Radyasyon: Radyasyon, tiroid bezinin işlevini bozabilir.

Tiroid hastalığı belirtileri, tiroid hormonu seviyelerine bağlı olarak değişebilir. Hipotiroidi belirtileri şunlardır:

  • Yorgunluk
  • Halsizlik
  • Kilo alma
  • Kabızlık
  • Soğuğa tahammülsüzlük
  • Ses kısıklığı
  • Ciltte kuruluk
  • Saç dökülmesi
  • Depresyon

Hipertiroidi belirtileri şunlardır:

  • Yorgunluk
  • Halsizlik
  • Kilo kaybı
  • İshal
  • Sıcağa tahammülsüzlük
  • Kalp çarpıntısı
  • Terleme
  • Sinirlilik
  • Unutkanlık

Tiroid hastalığı tanısı, kanda tiroid hormonu seviyelerinin ölçülmesiyle konulabilir. Ayrıca, tiroid bezinin ultrasonografisi veya tarama testi gibi görüntüleme testleri de yapılabilir.

Tiroid hastalığı tedavisi, tiroid hormonu seviyelerini normale döndürmeyi amaçlar. Hipotiroidi tedavisinde, tiroid hormonu takviyesi verilir. Hipertiroidi tedavisinde, tiroid hormon üretimini azaltmak için ilaçlar, radyoaktif iyot tedavisi veya cerrahi kullanılabilir.

Tiroid hastalığı, uygun tedavi ile kontrol altına alınabilen bir durumdur. Ancak, tedavi edilmezse, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir

Renkler ve anlamları nelerdir?

 Kırmızı: tutku, aşk, öfke, tehlike, enerji

Mavi: huzur, sakinlik, güven, sadelik

Yeşil: doğa, tazelik, huzur, umut

Sarı: neşe, mutluluk, enerji, dikkat çekme

Mor: lüks, zenginlik, gizem, huzur

Turuncu: enerji, hareketlilik, coşku, sıcaklık

Pembe: sevgi, şefkat, romantizm, feminenlik

Siyah: güç, eleganlık, gizem, ciddiyet

Beyaz: temizlik, masumiyet, saflık, dinginlik

Otopsi nedir? Neden otopsi yapılır?

 Otopsi, bir cesedin ölüm nedenini belirlemek için yapılan tıbbi inceleme işlemidir. Otopsi genellikle ailenin isteği üzerine yazılı izin vermesi nedeniyle yapılır. Adli vakalarda ise savcının isteği üzerine otopsi yapılır ve aileden izin alınması gerekmemektedir.

Otopsi işlemi, cesedin dış muayenesi ile başlar. Bu muayenede cesedin genel görünümü, ciltteki yaralar ve morluklar, kemiklerdeki kırık ve çatlaklar gibi bulgular incelenir. Daha sonra cesedin iç organları incelenir. Bu incelemede organların boyutu, şekli, rengi ve yapısı gibi bulgular değerlendirilir. Ayrıca organlarda herhangi bir hastalık veya yaralanma belirtisi olup olmadığına bakılır.

Otopsi işlemi sırasında, gerekli durumlarda doku ve organ örnekleri alınarak laboratuvar incelemesi için gönderilebilir. Bu incelemeler, ölüm nedenini daha kesin olarak belirlemek için yardımcı olur.

Otopsi, ölüm nedenini belirlemenin yanı sıra, ölümün nasıl gerçekleştiğini ve ölümün hangi aşamalardan geçtiğini de ortaya koyar. Bu bilgiler, ölümün aydınlatılması ve benzer ölümlerin önlenmesi için önemlidir.

Otopsi işlemi, genellikle bir patolog tarafından yapılır. Ancak bazı durumlarda, adli tıp uzmanı, forensik patoloji uzmanı veya başka bir uzman doktor tarafından da yapılabilir.

Otopsi işlemi, genellikle birkaç saat sürer. Ancak, cesedin durumuna göre bu süre daha uzun da olabilir.

Otopsi işlemi, ölen kişinin aile üyeleri için zor bir deneyim olabilir. Bu nedenle, aile üyelerinin otopsi hakkında bilgi sahibi olması ve bu süreçte kendilerini rahat hissetmeleri önemlidir.

Otopsi, ölüm nedenini belirlemek için önemli bir tıbbi işlemdir. Bu işlem, ölümün aydınlatılması ve benzer ölümlerin önlenmesi için yardımcı olur.

Otopsi türleri

Otopsi, yapılan incelemeye göre farklı türlere ayrılabilir. Bu türlerden bazıları şunlardır:

  • Klinik otopsi: Bir kişinin ölüm nedeninin tıbbi olarak belirlenmesi için yapılan otopsidir.
  • Adli otopsi: Bir kişinin ölüm nedeninin adli bir vaka olarak araştırılması için yapılan otopsidir.
  • Yardımcı otopsi: Bir kişinin ölüm nedeninin daha ayrıntılı olarak incelenmesi için yapılan otopsidir.
  • Öğrenci otopsi: Tıp öğrencilerinin otopsi yapmayı öğrenmeleri için yapılan otopsidir.

Otopsi, ölüm nedenini belirlemek için önemli bir tıbbi işlemdir. Bu işlem, ölümün aydınlatılması ve benzer ölümlerin önlenmesi için yardımcı olur.

Tohumluk çeşitleri nelerdir? Vegatatif ve Generatif tohumluk çeşitleri

 

 

Vegatatif Tohumluk

Bitkilerin üretimlerinde kullanılan yumru, soğan, kök gibi vegatatif bitki bölümleri vegatatif tohumluk olarak tanımlanmaktadır. Eşeysiz olarak gerçekleşen bu üretme (çoğaltma) şekli dışında bu ünite içerisinde ele alınmayacak olan başka eşeysiz çoğalma (apomiksis) şekilleri de vardır. Çok sayıdaki vegatatif tohumluk çeşitlerinden bazıları aşağıda tanımlanmıştır:

1. Rizom: Sınırsız gelişme kabiliyeti olan boğum ve gözleri kapsayan toprak altı gövde ve sapı ifade etmektedir. Bu tip çoğalmayı kanyaş bitkisinde görebilmekteyiz.

2. Stolon: Gövdenin genellikle toprak üstünde yatay olarak uzanan sap ve sürgünlerini ifade etmektedir. Üzerinde gövde ve boğumları olan sürgünlerin boğumlarındaki gözlerden yeni bitkiler meydana gelmektedir. Stolon tipi tohumluğa ak üçgül ve çilek örnek olarak verilebilir.

3. Sap Yumruları: Bu tüp yumrular hipokotilin (sapçık) kuvvetli bir şekilde kalınlaşmasıyla ya da çok sayıda boğum arasından oluşan sap kısımları vasıtasıyla meydana gelmektedir. Patateste olduğu gibi genellikle bitkinin besin depolanan kısmıdır.

4. Kalınlaşmış Kök: Bunlar tamamen yada kısmen kalınlaşmış olan kökten ibarettir. Bu organ bitkinin en büyük besin deposu olup şeker pancarı ve hayvan pancarında bu tip bir yapı söz konusudur.

5. Soğan: Toprak altında gelişen kalınlaşmış ve etli pul yaprakları kapsayan, çok kuvvetli bir şekilde kısalmış bir saptan oluşmaktadır. Bitkinin besin deposudur. Soğan bu gruba en iyi örnektir

6. Çubuk: Vegatatif olarak üreme yeteneğine sahip, değişik amaçlarla kullanmak üzere kesilen bir yıllık sürgünlerdir. Özellikle asmaların çoğaltımında kullanılmaktadır.

7. Çelik (klon): Değişik amaçlarla kullanılmak üzere kesilen, farklı yaşlarda ve boylardaki sürgünlerden elde edilen, üzerinde en az iki göz bulunduran, köklendirilmek üzere hazırlanmış vegatatif bitki kısımlarıdır

Generatif Tohumluk

Generatif tohumluk, bitkilerin eşey organlarında, tozlanma ve döllenme sonucu meydana gelen, bitki embriyosunu ve embriyo yedek besin maddesini (endosperm) taşıyan bitkisel üretimde kullanılan materyal olan tohumu tanımlamaktadır. 

Gümüş neden kararır? Nasıl parlatılır?

 

Gümüş, havadaki kükürt ve sülfürdioksit gibi maddelerle etkileşime girdiğinde kararmaya başlar. Bu kararmalar, gümüşün parlaklığını ve değerini kaybetmesine neden olur. Gümüşün kararmasını önlemek ve parlaklığını korumak için bazı basit bakım önlemleri almak gerekir.

Gümüş takıları kullanmadığınız zamanlarda, havasız ve nemsiz bir kutuda veya poşet içinde saklayın. Gümüş takıları, parfüm, deodorant, sabun gibi kimyasal maddelerden uzak tutun. Bu maddeler, gümüşün kararmasına neden olabilir. Gümüş takıları, sert yüzeylere çarpmaktan kaçının. Sert yüzeylere çarpan gümüş takılar, çizilebilir veya kırılabilir.

Gümüş takıların kararması durumunda, evde basit yöntemlerle temizleyebilirsiniz. Bunun için aşağıdaki yöntemlerden birini uygulayabilirsiniz:

  • Sirke ve karbonat yöntemi: Bir kaseye ılık su koyun. Suya bir yemek kaşığı sirke ve bir yemek kaşığı karbonat ekleyin. Gümüş takıları bu karışıma batırın ve 15-20 dakika bekletin. Ardından, takıları yumuşak bir bezle silin.
  • Tuz ve limon yöntemi: Bir kaseye ılık su koyun. Suya bir yemek kaşığı tuz ve bir adet limonun suyunu ekleyin. Gümüş takıları bu karışıma batırın ve 15-20 dakika bekletin. Ardından, takıları yumuşak bir bezle silin.
  • Gümüş temizleme spreyi yöntemi: Gümüş temizleme spreyi, gümüş takıları temizlemek için özel olarak üretilmiş bir üründür. Bu ürünü, talimatlara göre kullanarak gümüş takıları temizleyebilirsiniz.

Gümüş takıları, profesyonel olarak temizletmek de mümkündür. Gümüşçülerde, gümüş takıları parlatmak için çeşitli teknikler kullanılır.

Gümüş takıları düzenli olarak temizleyerek, takıların parlaklığını ve değerini koruyabilirsiniz.

Öne Çıkan Yayın

Teknik resim nedir? Tarihsel gelişimi ve önemi nedir

  Resim sanatı ve tekniklerinin gelişimi, insanlık tarihi kadar eskidir. Mağaralardaki yaşamdan günümüze kadar uzanarak devamlılığını sürdür...